Mandalina
(Tangerine)

DiÄŸer narenciye türleri gibi mandalinanın gerçek geçmiÅŸi de bilinmemektedir, ancak Hindistan’ın kuzeydoÄŸusundan veya Çin’in güneybatısından M.Ö. 12. yüzyıllarda türediÄŸine inanılmaktadır.
Dünyaya yayılması iki türünün 1805 yılında Guangzhou (Canton) bölgesinden İngiltere’ye ihraç edilmesi ile baÅŸlamıştır. Bu olaydan sonra, aÄŸaçları Malta’ya, daha sonra İtalya’ya gönderilmiÅŸtir. Akdeniz mandalinasının İtalya’da geliÅŸtiÄŸine inanılmaktadır.
MANDALİNA | ||||||||
Boyut | 1xxx | 1xx | 1X | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 |
Çap (mm) | 78-86 | 72-78 | 68-72 | 64-68 | 59-64 | 55-59 | 51-55 | 48-51 |
Miktar 10 KG | 45 | 54 | 60 | 66 | 72 | 84 | 96 | 108 |
Miktar 15 KG | 75 | 90 | 100 | 110 | 120 | 140 | 160 | 180 |
Okitsu türünün kardeÅŸidir ve 1940 yılında Miyagawa türünden üretilip 1963 yılında kayıt edilmiÅŸtir.
Okitsu gibi Miho aÄŸaçları da daha iyi büyüme eÄŸilimi gösterirler ve Miyagawa’ya oranla daha dinamiktirler. Owari kadar üretkendirler ve meyveleri biraz daha ufak ve yassıdır.
Miho Okitsu’ya nazaran daha erken olgunlaşır. Rengini daha geç alması sebebiyle düÅŸük asit oranına sahiptir ve ÅŸeker oranı yüksektir. Bu özellikleri sayesinde ihracat için tercih edilen bir türdür.
Okitsu popüler bir Satsuma cinsidir. Miyagawa türünün kontrollü döllenmesi ile 1940 yılında üretilmiÅŸtir. Miho türünün kardeÅŸidir ve 1963 yılında ticari satışa sunulmuÅŸtur.
AÄŸaçların gücü yeterlidir ve ürünleri Miyagawa meyvesine benzer olmakla beraber biraz daha basıktır. Tadı aynı zamanda daha az asit ve daha yüksek ÅŸeker oranı ile geliÅŸtirilmiÅŸtir. Okitsu erken olgunlaşır ve depolamaya uygun bir üründür.
Avrupa BirliÄŸine 1980’lerde tanıtılmış ve burada en popüler erken olgunlaÅŸan Satsuma olmuÅŸtur. Aynı zamanda Arjantin ve Urugay’da da en popüler türdür.
Satsuma mandalinasının Japonya’da 1400’lerin başında Tsao Chieh mandalinasından veya daha büyük olasılıkla 6. yüzyılda Bendiguanchu mandalinasından üretildiÄŸi düÅŸünülmektedir.
1980’lerin başına kadar bu tür sadece Japonya ve İspanya’da üretilmekteydi. Ancak yakın geçmiÅŸte bu durum deÄŸiÅŸti ve özellikle Çin, Güney Kore ve Cheju adalarına da ciddi oranda yayıldı.
Tüm mandalinalar arasında Satsuma kadar soÄŸuÄŸa dayanıklı olan bir meyve bulunmamaktadır.
Satsuma meyve suyu iÅŸlemi için ideal bir türdür ve çekirdeksiz olması sebebiyle konserve, ÅŸurup ve konsantre üretiminde de yaygın olarak kullanılmaktadır.
Clemenvilla veya Sunita olarak da bilinen bu tür Fina Clementine ve Orlando Tangelo arasındaki eÅŸleÅŸtirme ile 1942’de üretilmiÅŸtir. Resmi olarak yayılması 1964 tarihinde olmuÅŸtur.
AÄŸaçları güçlü, iyi geliÅŸmiÅŸ ve birçok ayırt edici mandalina özelliklerine sahiptir, ancak dikenlidir. Florida gibi yarı tropikal iklimlerde Kasım gibi erken olgunlaşır ancak Türkiye’de tüm Clementine’lerden daha geç olgunlaşır (Aralık ortası).
Bir mandalinaya göre orta büyüklüktedir ancak kabuÄŸu daha çekici bir kırmızımsı turuncu renktedir. Meyvenin sertliÄŸi, kabuÄŸun inceliÄŸi ve yapışkanlığı sebebiyle soyulması Orlando cinsine göre biraz daha zordur, ancak soyulmaya baÅŸladıktan sonra elde meyve sıvısı bırakmadan kolayca soyulabilmektedir. Bununla beraber, kabukla meyve etinin arasındaki beyaz kısım kabukla beraber ayrılarak meyveyi Clementine’lar arasında en temiz soyulan tür yapmaktadır.
Nova’nın iç kalitesi oldukça yüksektir. Rengi koyu turuncudur. Meyve taneleri tatlı aroması ile birlikte sulu ve lezzetlidir. Asit seviyesi ortadır ve bu sayede ÅŸeker-asit oranı yüksektir.
Clementine ve Ponkan mandalinalarının eÅŸlenmesi ile 1964 yılında üretilmiÅŸtir.
Bu türün aÄŸaçları orta kuvvettedir ve orta büyüklükte olurlar. DeÄŸerli ve çok üretken bir aÄŸaçtır. Meyveleri aÄŸaç eteklerinin dış kısmında birikmiÅŸtir ve bu özelliÄŸi ile güneÅŸ yanığı ve don tehlikelerine karşı koruması düÅŸüktür.
Fremont erken olgunlaÅŸan bir türdür ve parlak kırmızı-turuncu rengi ile mandalinalar arasında en çekicisi olduÄŸu tartışılmaktadır. Clementine ebeveyni gibi düzgün bir ÅŸekli vardır ve kabuk yapısı da düzgündür. Kabuk kırılgan yapıdadır ve meyveye yapışmıştır. Bu nedenle küçük parçalar halinde kırılarak soyulur. Bu özelliÄŸine raÄŸmen kolay soyulan bir meyve olarak adlandırılır.
Kırmızı-turuncu iç rengi kabuÄŸu ile benzerdir ve Clementine’a yakın bir aroması vardır. Tatlıdır ancak olgunlaÅŸtıktan bir ay sonra bile asit oranı oldukça yüksektir.
Türkiye’de sıra dışı bir ÅŸekilde uzun süre boyunca (Mart ortaları) dalında kalabilir (olgunluÄŸa ulaÅŸtıktan 3 ay kadar sonra) ve buna raÄŸmen kalitesini belli ölçüde korur.
Göze çarpan birçok özelliÄŸi olan W.Murcott yeni türler arasında en önemlisi olarak kabul edilmektedir.
Birçok narenciye türünde olduÄŸu gibi bu türün geçmiÅŸi de tam olarak bilinmemektedir, ancak görünen kadarıyla Fas’ta, Beni Mellal yakınlarındaki Afourer bölgesinde 35 yıllık bir Murcott aÄŸacının çekirdeÄŸinden üretilmiÅŸtir.
AÄŸaçlar deÄŸerlidir ve meyve açısından zengindir. Meyveleri orta büyüklüktedir, Murcott meyvesine göre biraz küçüktür ve Nova meyvesinden biraz daha büyüktür. Genel olarak 55-70 mm çapındadırlar.
W.Murcott görünüÅŸ olarak birçok iyi özelliÄŸe sahiptir: Murcott gibi yassı ÅŸekli vardır, koyu turuncu ve az pürüzlü bir kabuÄŸu vardır ve incedir. Clementine gibi kolay soyulur ancak meyve etlerinin üzerinde Murcott ve Clementine meyvelerine oranla daha çok beyaz lif kalır. OlgunlaÅŸtığı zaman meyvesi yüksek ÅŸeker oranıyla (yüzde 14 civarında) ve iyi asit seviyesiyle çok kalitelidir ve sonuç olarak çok lezzetlidir.